warning: Creating default object from empty value in /home/icom/domains/ihya.com/public_html/saglik/modules/taxonomy/taxonomy.pages.inc on line 33.

Bulaşıcı hastalıklar nelerdir

Bütün bulaşıcı hastalıklar bir veya birkaç yolla insana geçebilme özelliğindedir. İnsandan insana, hayvandan insana olduğu gibi, topraktan insana da bulaşma husule gelebilir.

Bulaşıcı hastalıklarda bazı belirtiler vardır ki, hemen hemen bütün hastalarda bulunur. Bunlar; ateş, halsizlik, iştahsızlık, baş ağrısı, genel vücut ağrıları olarak sayılabilir. Bazı hastalıklarda döküntüler olabilir. Hazım sistemini tutan hastalıklarda ise genellikle ishal vardır.

Belli başlı bulaşıcı hastalıklar: Belsoğukluğu, Bruselloz, Çiçek hastalığı, Difteri, Dizanteri (amipli veya basilli), Grip, Hepatit, Kızamık, Kolera, Menenjit, Psittakoz, Sıtma, Suçiçeği, Tetanos, Tularemi, Tüberküloz, Uyku hastalığı, Zatürre, Tifo, Tifüs.
Posted by şirin

Kuş gribi salgını; özellikle ağır patojen olan şekli, kümes hayvancılığı ve çiftçiler için oldukça zarar vericidir. Mesela 1983-1984 yıllarında ağır patojen virüsle Pensilvanya'da ortaya çıkan bir salgın 17 milyon kümes hayvanın telef olmasına sebep olmuş ve Amerikan ekonomisine verdiği zarar yaklaşık olarak 65 milyon dolar olmuştur.

Bu ekonomik sonuçlar gelişmekte olan ülkelerdeki yükselen kümes hayvancılığına zarar vermekte ve bu şekilde geçimini sağlayan aileleri de önemli derecede etkilemektedir. Eğer salgın ülkenin tamamına yayılırsa kontrol oldukça zorlaşır. Mesela 1992 yılında Meksika'da görülen salgın, 1995 yılına kadar tam olarak kontrol altına alınamamıştır. Bu gerçeklerden hareketle herhangi bir salgın tespiti ya da şüphesi varlığında devlet otoritelerinin mümkün olan en kısa sürede sorumluluğu üstelenmeleri, acil eylem planları geliştirmeleri ve salgını kontrol altına almaları gerekir.

Posted by şirin

Kuşlarla ilgili ne tür önlemler alınabilir?

En önemli kontrol önlemi hastalıklı ya da virüse maruz kalmış/kalmış olma ihtimali olan hayvanı mümkün olduğu kadar hızlı itlaf etmektir. İtlaf edilmiş hayvanların mutlaka uygun şekilde gömülmesi gerekir (kireçlenerek ve yeterli derinliğe gömülerek). Çiftliklerin karantinaya alınması ve çok dikkatli dezenfeksiyon uygulanması gerekir.

Virüs ısıyla ve (56 C° de 3 saat yada 60 C° de 30 dakika bekletildiğinde ölür) iyot içeren dezenfektanlarla öldürülebilir. Virüs, bulaştığı hayvan gübresinde soğuk havada 3 haftaya kadar canlı kalabilir. Virüs suda 22 C° lik ısıda 4 günden fazla canlı kalabilirken 0 C° de ise 30 gün canlı kalabilir. Ağır patojen özelliğe sahip virüs barındıran hayvan dışkısının 1 gramı 1 milyon kanatlı hayvana hastalık bulaştırabilir. Hastalığı kapmış olan kümes hayvanlarının hareketlerinin kısıtlanması (özellikle şehirler ve ülkelerarası hareketler) ve kontrol altında tutulması diğer kontrol önlemlerinden biridir.

Posted by şirin

Kuş gribi bulaşıcı bir hayvan hastalığıdır. Hastalığa sebep olan virüs sadece kuşları ve daha az olarak domuzları enfekte eder. Bütün kanatlı hayvanlar enfeksiyon için risk altındadır. Özellikle hayvanların sıkı temas içinde yaşadığı kümes hayvancılığında virüs çok kolay olarak yayılabilmekte ve kısa süre içerisinde kümes hayvanları arasında salgına neden olabilmektedir.

Kuşlarda hastalık iki şekilde görülür. Hastalığın bir şekli orta derecede şiddetle atlatılan; tüylerde kırışıklık ve yumurtlamada azalma olarak kendini gösterir. Hastalığın diğer formu ise ağır patojen özelliğe sahip virüsle görülen şeklidir ki oldukça öldürücüdür. Bu virüse yakalanan bütün kuşlar genelde hastalık etkilerinin görüldüğü ilk gün ölür. Bu hastalık şekli ilk olarak 1978 yılında İtalya'da tespit edildi.

Posted by şirin

Bu hastalık, influenzavirus A'ya bağlı olarak genellikle kuşlarda ortaya çıkar. Düzenli sürveyans çalışmaları, göçmen kuşlarda son derece geniş bir influenzavirus A havuzu olduğunu göstermektedir. İnfluenzavirusların 15 hemaglütinin alt tipinin hepsi, kuşları infekte edebilir. Kuşlara özgü bu denli çok sayıda influenzavirus olması, bunlar arasında gerçekleşen gen transferi ve yeniden eşleşme ("reassortment") sonucunda ortaya çıkan yeni alt tiplerin, insan influenzaviruslarındakinden çok daha sık olduğunu düşündürmektedir.

Su kuşları virusların doğadaki sürekliliğini sağlar. İnfeksiyon, yabanıl kuş topluluklarından kümes hayvanları gibi evcil kuşlara yayılabilir ve bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir.

Posted by Arif

İngiltere Sağlık Bakanlığı’nın internet sitesindeki bilgilendirme notuna göre, ateşi 38 derecenin üzerinde olan ve aşağıdaki semptomlardan iki ya da fazlasına sahip olanlar domuz gribine yakalanmış olabilir:

- Olağandışı yorgunluk
- Baş ağrısı
- Burun akıntısı
- Boğaz ağrısı
- Öksürme
- İştah kaybı
- Kaslarda ağrı
- İshal ya da kusma
- Hızlı ya da zor nefes alma
- Huzursuzluk
- Vücutta solgunluk ya da morarma
- 38 dereceyi geçen ateş
- Beslenememe ve çok aşırı uyku hali

Ateşle birlikte, döküntünün olması ise, hemen hasteneye gitmenizi gerektiriyor.

Kimler risk altında?

Birçok insanın domuz gribini hafif bir hastalık gibi atlattığını ancak yüksek risk grubundakiler için hastalığın ciddi tehdit oluşturabileceğini belirtti. İngiliz Sağlık Bakanlığı’na göre yüksek risk grupları şunlar:

- Kronik akciğer hastaları
- Kronik kalp hastaları
- Kronik böbrek hastaları
- Kronik karaciğer hastaları
- Kronik nöroloji hastaları
- Diyabet hastaları
- İmmünosupresyon hastaları (immünosupresyon : bağışıklığın baskılanması)
- Son 3 yıl içinde ilaçla astım tedavisi görenler
- Hamileler
- 65 yaş ve üzerindekiler
- 5 yaş altındaki çocuklar.

Bu kış beklenen büyük salgını önlemek için geliştirilen domuz gribi aşılarının güvenilir olup olmadığı yönündeki tartışmalar bitmiyor.

Bu aşıya sıcak bakmayan güvendiğim bilim adamları olsa da (örneğin Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta) ben bu konularda mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıklarında uzmanlaşmış kişilerin dinlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu uzmanların da neredeyse tamamı “aşılanmanın daha doğru bir yaklaşım olduğu” görüşündeler. Aşı ülkemizde de uygulamaya geçtiğinde sevgili torunum Aleyna’ya gönül rahatlığı içinde uygulatacağım, ben de yaptıracağım. Çünkü mevcut araştırmalar ve bulgular domuz gribi sonucu ortaya çıkabilecek tatsızlıkların bir hayli ciddi olduğunu gösteriyor. Kısacası aşıya karşı olan, aşı konusunda tereddütleri olanlara saygım sonsuz. Onların da haklı gerekçeleri var ama ben bu alanda uzmanlaşmış kişilerin (mesela Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’ın, Prof. Dr. Serhat Ünal’ı n, Prof. Dr. Murat Akova’nı n) ne dediklerine bakmayı daha doğru buluyorum. Siz de öyle yapın!

En etkili önlem hangisi?

El temizliği! Bütün bulgular el temizliğinin en etkili önlem olduğunu gösteriyor. Bu nedenle özellikle öğrencilerin, öğretmenlerin, okul kreş çalışanlarının, hastane personelinin ve tabii ki en başta hemşirelerin, doktorların ama hepimizin el temizliğe son derece önem vermemiz gerek.

Posted by Arif

Domuz gribi virüsü dünyada hızla yayılıyor, fakat yine de yalnızca 139 ölüme neden oldu ve nispeten basit bir virüs.

Peki, bu zamanla daha öldürücü bir şeye dönüşebilir mi?

Domuz gribinin genetik yapısını inceleyen bilim adamları bunun olması için hiçbir belirgin baskının olmadığını ve bu virüsün daha fazla insanı öldürmesi için bir sebebin olmadığını söylüyorlar.

Columbia Üniversitesi’nin İç hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü direktörü Dr. W. Ian Lipkin, bu virüsün insanlara saldırarak ve birbirlerine bulaştırmalarını sağlayarak yapabileceğinin en iyisini yaptığını ve daha fazla yapabileceği bir şey olmadığını belirtiyor.

Dr. Lipkin gerçekte SARS ve H5N1 kuş gribi gibi saldırgan bir gribin hastaları öldürdüğünü ve problemi bunun yarattığını ekliyor.

Fakat grip virüsleri oldukça değişkendir ve gelecek iki yılda, yani yeni bir cinsin normalde dünyayı sardığı sürede, yeni bir şeyler gerçekleşebilir.

İspanyol gribi de basit bir cins olarak başlamış, sonra dehşet verici bir şekilde 1918-19 yıllarında 20 milyondan 100 milyon insanı öldüren çok tehlikeli bir mikroba dönüşmüştü.

Posted by asya

Grip nasıl yayılmaktadır?

Grip virusları genel olarak insandan insana hasta kişilerin öksürme veya hapşırma sonucu bulaşmaktadırlar. Bazı durumlarda ise bulaş, virus ile kirlenmiş nesnelere dokunan kişilerin daha sonra ellerini ağız ve burunlarına dokunmaları sonucu olmaktadır.

Virusu alan bir kişi hastalanmadan 1 gün öncesinden başlamak üzere ve hastalandıktan 7 veya daha fazla gün boyunca başkalarına hastalığı bulaştırmaya devam eder. Bunun anlamı virusu almış ancak henüz hastalık belirtileri göstermeyen ve hasta olduğunu bilmeyen kişi 1 gün öncesi ile hastalık boyunca bulaştırıcı olarak kalmaktadır. Çocuklarda hastalığın biraz daha uzun sürebildiği unutulmamalıdır.

Domuz gribi bulaşıcı mıdır ve nasıl yayılmaktadır?

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Amerikan Hastalıklar Kontrol Merkezi (CDC-Atlanta) hastalığın bulaşıcı olduğunu ve insandan insana geçebildiğini bildirmişlerdir. Ancak bulaşmayla ilgili açıklığa kavuşması gereken bazı noktalar üzerinde çalışmalara devam edilmektedir.

İnsanlardaki Domuz gribi hastalığının belirtileri nelerdir?

Posted by asya

Domuz gribine karşı kişisel önlem olarak Japonlarda olduğu gibi tokalaşma ve kucaklaşma yapılmaması önerildi.

Samsun İl Sağlık Müdürü Mustafa Kasapoğlu, domuz gribinin, mevsimsel gribe göre ''öldürme oranının'' düşük olmasına rağmen çok yüksek hızla yayıldığını, bu açıdan risk oluşturduğunu ifade etti.

Kasapoğlu, genel olarak gribin kişiden kişiye bulaşmasında tokalaşma ve kucaklaşmanın önemli rol oynadığına işaret ederek, domuz gribine karşı kişisel önlem olarak Japonlarda olduğu gibi tokalaşma ve kucaklaşma yapılmamasını önerdi.

KORUNMANIN İLK KURALI KİŞİSEL TEDBİR
Gribin bir üst solunum yolu enfeksiyonu olduğunu, hapşırma ve aksırma ile etrafa yayılan damlacıklarla bulaştığını anlatan Kasapoğlu, kişilerin tokalaşma, öpüşme, kucaklaşma ile bu hastalığı birbirlerine bulaştırdıklarını belirtti. Gripte kişisel tedbirlerin çok önemli olduğunun altını çizen Kasapoğlu, şunları söyledi:

Posted by asya

Domuz gribi nedeniyle Ankara'da bir okulun tatil edilmesinin ardından Sağlık Bakanlığı yeni tedbirler aldı.

Sağlık Bakanlığı'nın aldığı önlemlere göre, domuz gribi görülen kamu kurumlarının kapatılması söz konusu değil. Ancak, çıkan vaka sayısına göre işlerin aksamaması için tedbirler alınacak. Virüs özellikle bir birim içinde yayılmışsa, bu birim izole edilecek.

Domuz gribi aşısının Türkiye'ye geliş tarihi de öne çekilmeye çalışılıyor. Aşıların ilk hacı kafilesine yetiştirmesi amaçlanıyor. Hafta sonunda yola çıkması beklenen domuz gribi aşısının önümüzdeki hafta başında Türkiye'ye ulaşması bekleniyor.

Okullara yönelik de çok sıkı önlemler var. Birden fazla vaka görülen okullar 1 hafta tatil edilecek. Sağlık ve Eğitim Bakanlığı personeli Yalova'da eğitim alıyor. Bu personel, öğretmen ve öğrencilerle yüzyüze görüşecek, gripten korunmanın yollarını ve alınması gereken tedbirleri aktaracak.

Tedbirler, en kötü senaryoya göre alındı. Yakında bir kampanya başlatılacak ve bu kampanyada da durumun ciddiyetini vurgulamak amacıyla yumuşak bir üslup kullanılmayacak. Medya aracılığıyla domuz gribi konusunda vatandaşlar bilgilendirilecek.

Posted by asya

Grip enfeksiyonlarının en önemli tedavisi aşılama ile gribin önlenmesidir. Dolayısıyla domuz gribinde de en önemli tedavi yöntemi aşılama ile domuz gribi gelişmesinin önlenmesidir. Ancak 2009 haziran ayına kadar H1N1 domuz gribi için aşı mevcut değilken günümüzde domuz gribi için aşı üretilmiştir. Hatta hastalık koruma ve kontrol merkezi (CDC) domuz gribinide içeren grip aşısının nazal sprey (burun spreyi) şeklinde üretilebilmesi için çalışmalar yapmaktadır.

İki antiviral ilacın oseltamir (Tamiflu) ve zanamivir domuz gribinin tedavisinde etkili olduğu bulunmuştur. Bu ilaçlar direnç gelişiminin önlenmesi için mutlaka doktor kontrolünde uygun sürede alınmalı ve gelişigüzel kullanılmamalıdır. Ancak bu ajanların grip belirtilerinin başlangıcından itibaren 48 saat geçtiyle kullanılması önerilmemektedir.

Domuz gribi geçirmekte olan bazı ağır hastaların hastanede yatırılarak tedavi edilmeleri gerekebilmektedir.

Domuz gribine yakalanan kişilerin tedavisinin mümkün olup olmadığının sorulması üzerine, Münir Büke şunları anlattı:

Posted by asya

Domuz gribi nedir?

Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.

Bu yeni H1N1 virüsü neden” domuz gribi olarak adlandırılmaktadır?

Bu virüse “ domuz gribi” denmesinin sebebi, domuzlar arasında görülen grip virüslerine çok benzediğinin gösterilmiş olmasıdır. Bu yeni virüs insan, domuz ve kuş virüslerinin bir karışımıdır.

Domuz gribi (A/H1N1) virüsü bulaşıcı mıdır?

Domuz gribi A(H1N1) virüsü bulaşıcıdır ve insandan insana geçmektedir.

Domuz gribinin (A/H1N1) belirtileri nelerdir?

Domuz gribinin belirtileri, insanlarda görülen grip belirtilerine benzerdir. Bunlar:
Ateş,
Öksürük,
Boğaz ağrısı,
Yaygın vücut ağrısı,
Baş ağrısı,
Üşüme ve
Yorgunluk
gibi belirtileri içermektedir. Bazı vakalarda kusma ve ishal de görülebilmektedir.

Domuz gribi (A/H1N1) nasıl bulaşmaktadır?

Posted by asya

Öksürürken tek kullanımlık mendille ağız ve burnunuzu kapatın, kullandıktan sonra mendili çöpe atın. Özellikle öksürük ve aksırıktan sonra ellerinizi su ve sabun ile yıkayın.

Domuz gribi, virüsü taşıyan kişilerden öksürük ve aksırıkla başka insanlara bulaşıyor.

Gribin bulaşmasını önlemek için uzmanlar şu önlemlerin alınmasını öneriyor:

* Öksürük ve aksırık sırasında tek kullanımlık mendille ağız ve burnunuzu kapatın, kullandıktan sonra mendili çöpe atın.

* Özellikle öksürük ve aksırıktan sonra ellerinizi su ve sabun ile yıkayın.

* Hapşırırken ağzınızı elinizle değil, kolunuzun iç kısmıyla kapatın.

* El hijyeni için alkollü el dezenfektanları da kullanın.

* Öksürdükten sonra ağız, burun ve gözünüze dokunmaktan kaçınının.

* Eğer grip iseniz diğer insanlara bulaştırmayı önlemek için evinizden çıkmayın, işe gitmeyin.

* Çocuğunuz grip ise okula göndermeyin.

* Domuz gribi yol açtığı zatürre gibi enfeksiyonlar nedeniyle ölüme yol açıyor. bu nedenle 65 yaş ve üzerindeyseniz, kalp, diyabet gibi kronik bir sağlık sorununuz varsa zatürre aşısı yaptırmayı da ihmal etmeyin.

Posted by asya

Aşağıdaki önlemleri alarak sadece gripten değil; grip gibi solunum yoluyla bulaşan tüm hastalıklardan kendinizi koruyabilirsiniz:

* Öksürme ve hapşırma sırasında ağzınızı ve burnunuzu bir mendil ile kapatınız. Mendilinizi kullandıktan sonra çöp sepetine atınız.
* Öksürdükten ve hapşırdıktan sonra ellerinizi bol sabun ve suyla yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri de etkilidir.
* Kirli ellerinizle gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmayınız.
* Domuz gribine yakalanırsanız, belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına ya da belirtilerinizin tamamen geçmesinden bir gün sonrasına kadar evde istirahat ediniz.
* Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz.
* Bulunduğunuz mekanı sık sık havalandırınız.

Genel olarak kişisel temizlik önlemlerinin alınması, kalabalık ve havasız ortamlardan mümkün olduğunca kaçınılması, zorunlu haller dışında salgının yaşandığı bölgelere olan seyahatlerin ertelenmesi gereklidir.

En etkili önlem sık sık ''ellerin yıkanması..." Bunun dışında , öksürürken ya da hapşırırken ağız ve burnun tek kullanımlık mendil ile kapatılması ve mendilin atılması, elin sabunlanması önemli.

Posted by asya

Domuz gribinin de yine mevsimsel griple aynı şekilde yayıldığı düşünülmektedir. Grip virüsleri insandan insana öksürük ve hapşırma yoluyla bulaşmaktadır. Grip virüsü bulaşan bir yere dokunulduktan sonra, eller ağız ya da buruna götürüldüğünde de hastalık bulaşabilir.

İnsandan insana nasıl bulaşır?

Domuz Gribinin A/(H1N1), mevsimsel gribin bulaştığı gibi bulaşmakta olduğu düşünülmektedir. Kişiden kişiye genellikle öksürme, hapşırma gibi solunum yoluyla bulaşır. Bazen de hasta insanların ağız ve burunlarına temas etme yoluyla da bulaştığı bildirilmiştir. Hasta bir kişinin öksürüğü ya da hapşırığından çıkan damlacıkların masa gibi bir yüzeye temas etmesinin ardından başka bir kişinin bu masaya elle dokunması, ardından ellerini yıkamadan gözlerine, ağzına veya burnuna dokunması sonucu hastalık kişiden kişiye geçebilir. Hasta kişi, hastalık belirtileri görülmeden 1 gün önceden başlayarak; hastalandıktan sonraki 7 gün ve daha fazla gün boyunca bulaştırıcıdır. Bu da kişinin domuz gribi hastalığına yakalandığını daha henüz öğrenmemişken bulaştırıcı olduğunu göstermektedir. Çocuklar, özellikle küçük çocuklar, potansiyel olarak daha uzun süre bulaşıcı olabilir.

Posted by asya

Domuz gribine yol açan H1N1 virüsüyle ilgili araştırmalara göre, bu virüs nedeniyle ölenlerin yaklaşık yarısını sağlık durumu riskli kabul edilenler oluşturuyor.

Bulaşıcı Hastalıkların İzlenmesi ve Kontrolünde Avrupa Bilgi Sistemi olarak da bilinen “Eurosurveillance” dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, H1N1 virüsünün ölümcül etki yapabildiği, sağlık durumu riskli grupta hamileler, şeker hastaları, obezlikle bağlı sağlık sorunları olanlar ve yaşlılar da bulunuyor.

St.Maurice’de (Fransa) bulunan Halk Sağlığı Enstitüsü araştırmacıları, ölümlerin yüzde 51′inin 20-49 yaş grubunda olduğunu, ancak bunun bulunulan ülke veya kıtaya da bağlı olduğunu belirterek, söz konusu riskli grupta bulunan birine virüs bulaşması durumunda ölümcül sonuçlara yol açma olasılığının yüksek olduğunu kaydetti.

Riskli grupta özellikle hamilelik ve obezitenin özellikle öne çıktığı ifade edilen araştırma sonuçlarına göre, bazı hükümetlerin, virüs aşısının kullanılabilir olmasından sonra ilk olarak hamilelerin aşılanması düşüncesinde olduğu ifade edildi.

Posted by asya

Domuz gribinin belirtileri, insanlarda görülen grip belirtilerine benzerdir.

Bunlar:

Ateş,
Öksürük,
Boğaz ağrısı,
Yaygın vücut ağrısı,
Baş ağrısı,
Üşüme ve
Yorgunluk

gibi belirtileri içermektedir. Bazı vakalarda kusma ve ishal de görülebilmektedir.

Domuz gribinin en önemli belirtilerinin üşüme ve titremeyle nükseden 38 derecenin üzerine çıkan yüksek ateş, göz çukurlarında da hissedilen şiddetli baş ağrısı, ileri derecede kas ve eklem ağrıları, bitkinlik şeklinde sıralanırken, soğuk algınlığından farklı olarak belirtilerin yavaş yavaş değil, birdenbire ortaya çıktığı ve daha fazla ateşlenmeye yol açtığı bildirildi.

Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Münir Büke, hastalığın nasıl bulaştığını, belirtilerini ve korunma yollarını anlattı.

Prof. Dr. Büke, domuzların en önemli özelliğinin, kendi virüslerinin yanında insan ve kuş gribi virüslerini de barındırabilmesi olduğunu, bu rekombinasyonla yeni bir virüs oluştuğunu, insanların daha önce benzer bir virüsle karşılaşıp direnç kazanmadıkları için bu virüsün dünyada büyük bir tehlike oluşturduğunu ifade etti.

Posted by asya

Domuz gribi A(H1N1) virüsü bulaşıcıdır ve insandan insana geçmektedir. Virüse karşı insanın doğal bağışıklığı bulunmuyor.

Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), hastalığın kontrolden çıkmak üzere olan geniş çaplı salgın olabileceği uyarısında bulunuyor.

Virüs solunum yoluyla bulaşıyor.

İnsanlardaki grip virüsü gibi, domuz gribi virüsü de domuzlarda sürekli değişim gösteriyor. Domuzların solunum yollarında domuz, insan ve kuş gribi virüslerine duyarlı alıcılar bulunuyor.

Dolayısıyla domuzlar, virüslerin eş zamanlı bulaşması halinde yeni grip virüslerinin ortaya çıkma ihtimalini artırıyor.

DSÖ’ye göre, Meksika’da ölümlere neden olan domuz gribi virüsü A/H1N1. Bu virüs insandan insana bulaşabiliyor. A/H1N1 virüsü, insan, domuz ve kuş gribi virüslerinin karışımından oluşuyor.

Sulardan domuz gribi (A/H1N1) virüsü bulaşabilir mi?

İçme, kullanma ve havuz sularıyla bulaşma gösterilmemiştir.

-NASIL BULAŞIYOR?-

Prof. Dr. Münir Büke, hastalığın en yaygın olarak solunum yollarıyla bulaştığına dikkati çekti.

Posted by asya

Avrupa Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi domuz gribinden ölenlerin normal gripten ölenlerden çok az olduğunu ifade etti.

Son olarak Ankara’da Bilkent Üniversitesi Orta Öğretim Okulu Bups'ta 5-6 öğrencide görülen domuz gribiyle ilgili olarak Avrupa Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) bilinen mevsim gribinden daha az öldürücü olduğunu açıkladı.

ECDC, “Domuz gribi, bildiğimiz mevsim gribinden daha az öldürücü, ama bugünkü salgın insanları korkutuyor, çünkü özellikle çocukları vuruyor ve devletlere ciddi mali yük getiriyor...” yorumunu yaptı.

ECDC Hazırlık Birimi Başkanı Denis Coulombier de, "A/H1N1 virüsünden ölen hastalar elbette var, ama bu çok küçük bir oran..." dedi.

Bilinen gripten her yıl binlerce kişinin öldüğüne dikkat çeken Coulombier oysa domuz gribi yüzünden ölümlerin ancak binde 02,-0,3 seviyesinde olduğunu belirtti. Normal gripten ölüm oranı binde bir.

Yeryüzünde hastalıkların seyrini takip eden ECDC yetkilileri, A/H1N1 virüsünün "gelecek haftalarda" yeni bir hastalık dalgasına yol açacağını da düşünüyor.

Posted by asya

Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.

Merkezi Cenevre'de bulunan Dünya Sağlık Örgütü'nune (WHO), gribin, kuş gribinin 2003'te tekrar belirmesinden bu yana en geniş çaplı yaygın hastalık riskini taşıdığını açıklaması, tehdidin boyutunu gösteriyor. Örgüt, domuz gribi virüsünün evrim geçirip çok daha tehlikeli hale gelebileceği uyarısında bulunmaktan da kaçınmadı.

Dünya genelinde sağlık yetkililerini alarma geçiren domuz gribi, bir solunum hastalığı. Virüs insanlara domuzlardan solunum yoluyla bulaşıyor. WHO'ya göre domuz yiyerek virüs kapma olasılığı bulunmuyor. Domuz gribi domuzdan insana ve insandan insana bulaşabiliyor. İnsandan insana, hapşırık, öksürük ve hatta ele bulaşması halinde tokalaşma yoluyla bulaşabilen domuz gribine karşı doğal bağışıklığımız bulunmuyor. Bilgisayar klavyesi gibi virüslü bir yerle temas ettikten sonra burna ve ağıza dokunulması da hastalığın yayılmasına neden olabiliyor.


Son yorumlar